Erkeklerle kadına yönelik şiddeti önlemeye yönelik atölyelerimiz devam ediyor
Geçen sene başladığımız erkeklere yönelik toplumsal cinsiyete dayalı şiddet atölyelerine devam ediyoruz. Atölyeler yetişkin, evli ve çocuklu erkeklerle gerçekleşiyor. Toplumsal cinsiyet alanında ve Suriye kültürü üzerine çalışmalar yapan bir uzman tarafından Arapça ve sohbet havasında yürütülüyor. Katılımcılar önce tanışıp kaynaşıyor, ardından belirli konu başlıkları üzerine tartışıyor. Soru-cevap şeklinde ilerleniyor ve her katılımcı kendini ifade etmesi için teşvik ediliyor. Atölyelere katılımcıların şiddetin neleri içerebileceği konusunda farkındalıklarının artmasını sağlamak amacıyla kendi şiddet deneyimlerini konuşarak başlıyoruz. Katılımcılar Suriyeli erkekler olduğu için çoğunlukla etnik ve kültürel kimlikleri sebebiyle yaşadıkları şiddet olaylarından bahsediyorlar. Gündelik hayatta ve temel hizmetlere erişimde yaşadıkları ayrımcılık ve zorluklarla ilgili örnekler üzerine konuşuyoruz.
Atölye boyunca katılımcılara şiddetin ne olduğu, aile içi şiddetin ne anlama geldiği, kadına yönelik şiddet denilince akıllarına neler geldiği, çocuk yaşta evlilik denilince ne düşündükleri gibi sorular soruluyor ve yanıtlar alınıyor. Ayrıca tüm bu konular hakkında katılımcılara ayrıntılı bilgiler aktarılıyor. Kadına yönelik şiddetin Türkiye’de ve dünyadaki oranlarına dair grafikler ve kadına yönelik şiddet konulu haberlerle sunum destekleniyor. Kadına şiddete karşı hem Türkiye özelinde hem de uluslararası geçerliği olan sözleşme ve yasalar aktarılıyor.
Atölyelere şimdiye kadar 119 erkek katıldı. Çoğu katılımcı evlilik-aile içi şiddet, çocuk yaşta evlilik, ekonomik şiddet, sözlü taciz konularında şiddetin varlığını görüyor ve şiddete karşı duruyor. Ancak çoğunluk aile içinde olan şiddetle ilgili yasalara başvurulmaması gerektiğini düşünüyor. Önce karı koca arasında konuşulmasını, sorun çözülemiyorsa ailelerden destek istenmesini doğru buluyorlar.
Çocuk yaşta evlilikle ilgili ise birçok katılımcı yasal olduğu durumda bile doğru bulmadığını, çocuk yaşta evliliğin her iki taraf için de olumsuz sonuçlar doğurduğunu belirtiyor.
Atölye sonunda katılımcılar çalışmaya dair akıllarında kalanları yazı ve çizimle ifade ediyorlar. Ürettikleri mesajlardan bazıları: “Ben kocayı kadın ile aynı görüyorum. Koca da insandır, karı da insandır”, “Ancak cömert olanlar kadınlara cömertlik yaparlar ve ancak alçak olanlar kadınlara hor davranırlar”, “Biz kadınların haklarının korunması taraftarıyız”, “(erkekler için) En hayırlınız, ailesine hayırlı olandır”.
Atölye sonunda çoğu katılımcı erkeklere, özellikle de Suriyeli erkeklere yönelik bir çalışma olmasına ve kadına yönelik şiddetle ilgili çalışmalar yapılmasına ilişkin memnuniyetlerini belirtiyor.